Pole hayatıma girdiğinden beri her geçen yılı bir de pole açısından değerlendiriyor saplantılı zihnim.
2013 bittiğinde yeni intermediate olmuş, her önüne gelene basic invert'ümün 1 dakika süren videolarını gösteriyordum. O zaman Türkiye'de pole bu kadar yaygın değildi. Facebook'ta, Instagram'da yaldır yaldır fotoğraf, video paylaşamıyorduk. Bloglar daha aktif kullanılıyordu bu nedenle. (Evet gizli blogum var bir de, ona yazıyordum ilk zamanlar:) ).
Ele güne karşı hepimiz "modern dans"a gidiyorduk.
İlk bir kaç dersten sonra şöyle bir not düşmüşüm o gizli bloguma:
"Sevinç'in dersleri 1,5 saat. İlk yarım saati ısınma ve kondisyon. Sonra yeni hareketler öğreniyoruz. Akabinde de koreografik olarak kelebek gibi uçuyoruz, arı gibi sokuyoruz.
Öyle basit şeyler de değil ha; bayağı tepelere tırmanmaca, çeşit çeşit dönmece, yan durmaca, kafa aşağı durmaca!"
Öyle basit şeyler de değil ha; bayağı tepelere tırmanmaca, çeşit çeşit dönmece, yan durmaca, kafa aşağı durmaca!"
2014'ün karnesi hiç de fena değildi. Bir kere pole öğretmeye başladım. Shoulder mounttur, extended butterfly'dır, ayesha'dır her bi şeyi o yıl öğrendim.
2015 daha bi değişik bir yıl oldu. WOW Asia açıldı, tabii, majör bir değişiklik olarak. Daha önceki yıllarda olduğu gibi 1-2 aylık büyük boşluklar girmedi pole ile arama. Yeni bir mihenk taşı hareketi öğrenemedim bu sene. Ama daha uzun komboları sürdürebilir oldum. Statikte daha rahat döner oldum.
Bir de, beni en mutlu edeni, daha rahat dans etmeye -hem de seksili- koreografi yapmaya ya da öğrenmeye başladım. Freestyle artık bir zulüm değil, eğlence haline geldi.
Bakalım 2016 ne getirecek. Umarım biraz güç kovvet getirir, biraz da makul açıklıkta omuz getirir. Bir de Dumanskaya'nın superman tumble'ını. Bir de geçen de instagram'da gördüğüm drop'u.
Sizin bu pole yılınız nasıl geçti?
Mutlu yıllar!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder