handspring etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
handspring etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Şubat 2015 Salı

Dışarısı Buz Gibi, Lapa Lapa Kar Var. Ama Direk YanıyOoOoOr!

Utanıyorum kendimden ama bugün Sevinç'i bir yokladım acaba ders iptal olur mu diye... Sabah evi yıkan rüzgarlarla uyanmıştık, bütün gün deli gibi kar yağdı. Hava buz! 

Ama baktım savaşçı ruhlu deliler topluca geliyor, mızıkçılık etmeyeyim gideyim dedim. Yine endorfin manyağı ağzım kulaklarımda ayrıldım stüdyodan.

Bir kaç haftadır taytlı ve zorlu bir exotic pole koreografisiyle ısınıyoruz. Exotic, nam-ı diğer seksili pole tarzında tırmanmalı, akrobatik diye tabir edilen hareketler pek olmuyor. Onun yerine yaratıcı yer geçişleri, el-dirsek dengeleri ve dans öne çıkıyor. 

Akrobasi yok deyince, kolay bir şey sanmayın sakın! Öyle bir tek kollu straddle up'lar, elbow balance-meat hooklar bir şeyler var ki, nefes nefese kalıyorsun. Normal şartlar altında benim antrenmanım o an bitebilir, ama stüdyodaki gaz atmosferinde insan kendini toplarlayıp ardından gelecek trickleri de çalışabiliyor.

Günün menüsünde dün Melek'le birlikte bir türlü yapamadığımız invertten diğer yana inverte fan kick'li geçiş vardı. Sevinç hareketi zekice versiyonlayıp adım adım yaklaştırdı bizi. Yine çok mükemmel olmadı ama, daha az eforla daha temiz geçebilmek için gerekli savurmayı öğrendik en azından.

(Antrenman saatin de çalıştığımız kombonun sonrasında da jade ve planche vardı. O geçişleri de yapamamıştık. Artık, önümüzdeki derslerde Sevinç'in ellerinden öper. Ne demiş atalarımız: ateşe baca lazım, kitaba hoca lazım!)

Bir de iki haftadır değişik değişik inişler çalıştığımız tumble down'u bu hafta bir handspring varyasyonuyla güzelledik. Oradan da (fake olsun bizim olsun) split'e geçtik. 

Tumble down to handspring variation

ve dahi oradan bir nevi pole split.

Bazı günler kendini daha güçlü ve dengeli hissediyorsun ya, hastasıyım o günlerin! Sanırım su alımımı artırmak ve adam gibi yemek yemek işe yaradı. Akşam misler gibi fasulye yapmış Egemen, dersten gelince ilaç gibi oldu. Sabah da 1,5 LT'yi önüme koydu, gidene kadar bitecek bu dedi. Gerçekten de bir önceki günün yorgunluğunu daha çabuk attım sanki üzerimden. Kocam izinliyken hayat ne güzel!

25 Temmuz 2014 Cuma

Ağrı. Sızı. Dert. Tasa.

Dün gece nasıl sabah oldu, bugün nasıl yeniden akşam oldu ne siz sorun, ne ben söyleyeyim. Yine omzumdan başlayan tutulmalar bütün sırtımı sardı. Ağrı kesicilerle biraz uyuyabilmiştim ki bu sefer ilaçlar midemi yaktı ona kalktım. Şimdi yiyemeden, içemeden, hareket edemeden yatınıyorum.

13 Kasım'da bu blogu açarken -ki aynı tarih adam gibi çalışmaya başladığım günlere tekabül eder- herkesin bedenin farklı olduğunu ama benim durumumun iyice bir özel olduğunu biliyordum.

Kolay olmayacağını, çok zaman alacağını tahmin ediyordum.

İşte bazen unutuyorum, ama sağ olsun omurgam bana hatırlatıyor ve "dur" diyor.

Nikki ile konuştum gene. Şu skolyoz ameliyatlı polecu kızla. En büyük "no-no"ların başında twisted grip handspring geliyor şu seviyede, çalışma onu deli misin, dedi. O da bu hareketi ilk çalışmaya başladığında berbat sakatlıklar yaşayıp bırakmış. Ne zaman ki oblikleri falan yeterince güçlendirmiş, chinese griple falan yapmaya başlamış. Onları hiçbir zaman momentumla, aşırı kicklerle değil.

Taktik değiştirip omurga dostu bir şeylerle güçlenmem gerekiyor galiba. Reformer'a başlamayı düşünüyorum. 

Ayrıca yemişim Barselona'yı, orada da gezerim artık.